ZONGULDAK’ta uyuşturucu çetesinden kaçarak yakaladığı Ali Safa K. (24), karıştığı çeteye ait tabancayı polise teslim ettiği için çete üyeleri tarafından 1,5 ay cezalandırıldıktan sonra yaşadıklarını anlattı. Yüzünde ve vücudunda hala eziyet izleri bulunan Ali Safa K., “İşkence gördüm. Tırnaklarımı çekmeye çalıştılar. Sopayla dövdüler, yumruk ve tekme attılar. Ellerimi bağladılar. Bağırıp çağırmayayım diye ağzımı havluyla kapattım. Benim başıma gelenler bir gencin, bir vatandaşın daha başına geldi. Gelmesini istemediğim için bütün bildiklerimi polise aktardım” dedi. .
Azerbaycan asıllı öğrenci Ali Safa K., Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi kampüsünde karıştığı uyuşturucu çetesiyle ilgili silahı düşürdü. Silaha el koyan polis ekipleri, Ali Safa K.’yi aramaya başladı. Ali Safa K., silahı düşürdüğü ve çeteyi riske attığı iddiasıyla bir konutta aralarında kendisi de bulunan uyuşturucu çetesi üyeleri tarafından işkence gördü. Tahta kaşıkla cinsel istismara uğrayan Ali Safa K., öldürülmek üzere ıssız bir yere götürülürken polise kaçtı.
POLİSE BİLDİKLERİNİ ANLAT Ali Safa K., polise çetenin ilişkilerini ve temaslarını anlattı. Deliller ve sözler ışığında düzenlenen operasyonda gözaltına alınan 8 kişiden Ayhan Küçükdere, oğlu Samet Küçükdere (24) ve Mehmet Can Arslaner (25) tutuklandı. HC (35) ve FO’nun (35) gözetiminde 3 kişi savcılık ifadesinin ardından serbest bırakıldı. Polisin düşürdüğü tabancayı bulması üzerine çete üyeleri tarafından işkenceye maruz kaldığını ifade eden Ali Safa K., “Issız bir yere götürülecektim, araca binerken kaçmayı başardım ve götürdüm. devlete ve polise sığındım aç kaldım susuz kaldım suyumu lavabodan alırdım ailemle kimseyle görüşemedim ne zaman kaçsam beni tutsak ettiler Elimi kırdılar, ayağımı kırdılar, işkence gördüm, tırnaklarımı çekmeye çalıştılar, sopayla dövdüler, yumruk attılar, tekmelediler, ellerimi bağladılar, ağzıma havlu koydular bağırıp çağırmadı.Ali Safa K., “Beni kum torbası gibi gördüler. Bana hep eziyet ettiler, hep dövdüler. Mesela yakınları sinirlenip beni dövdüler. arabalarını kaçırdılar, sonunda onu yakaladılar ve beni dövdüler. İlaç satışını engelledim. Silah aldığım için polis tarafından aranıyordum. Beni her yere götüremezlerdi ve satışlarından rahatsız olurdum. İşlerini karıştırdım. 3 gün ellerinde kaldım. Sonunda ölümün eşiğine geldik. Issız bir yere götürülecektim. Uyuşturucu satan, yasa dışı işlerle uğraşan kişiler hakkında bilgim vardı. Kendime saklamak istemedim, sözüm üzerine bu bilgiyi güvenliğe verdim. Bu şartlar doğrultusunda büyük bir çetenin dağılmasında rol oynadım. Bu beni memnun etti. Benim başıma gelenlerin başka bir gence veya başka bir vatandaşın başına gelmesini istemediğim için bilgileri aktardım. Şantajla çetede tutuluyordum” dedi.
